“Yeni Dünya Düzeni ve Medyanın Rolü” Forumu… Ali Öztunç: “Rtük’ün Basın İlan Ajansı’nın sopa olarak kullanılmasını önleyeceğiz”
HABER: ÇAĞATAN AKYOL – Kamera: ADEM KARABAYIR
CHP Genel Başkan Yardımcısı Ali Öztunç, Maltepe Belediyesi’nin düzenlediği “Yeni Dünya Düzeni ve Medyanın Rolü” forumunda; 20 yıllık AKP iktidarında Türkiye’de basın özgürlüğü 51 basamak geriledi. Öztunç, “6 ay sonra Türkiye’de bir seçim yaşayacağız. Bu seçimlerde sadece ekonomik kriz ve diğer sorunları aşmakla kalmayıp, Türkiye’ye bir kez daha medya özgürlüğünü getireceğiz. Radyo Televizyon Yüce’nin önünü keseceğiz.” Meclis’in (RTÜK) sopa gibi kullanılmasına, “Basın İlan Kurumu’nun sopa gibi kullanılmasına engel olacağız. Taraftarların bazı devlet kurumlarından iş alıp sonra geri dönmelerini ve bazı operasyonlar yapmalarını engelleyeceğiz” dedi.
Maltepe Belediyesi’nin “Yeni Dünya Düzeni ve Medyanın Rolü” forumu bugün gazetecilerin katılımıyla Yaşar Kemal Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Azerbaycan’dan Büyük Kurtuluş Partisi Genel Lideri Fazıl Mustafa’nın da katıldığı programın açılış konuşmasını yapan CHP Genel Başkan Yardımcısı Ali Öztunç, Türkiye’de medyayı dizginlemeye çalıştıklarını söyledi. Verilere dayalı örnekler veren Öztunç, şunları söyledi:
“GAZETECİLER HAKKINDA BİR YILDA 128 DAVA AÇILDI: Dünya basın özgürlüğü sıralamasında Türkiye 180 ülke arasında 149. sırada yer alıyor. Bu Türkiye’de basın özgürlüğünün olmadığının bir göstergesidir. Mevcut hükümet iktidara gelmeden önce Türkiye basın özgürlüğü sıralamasında 98. sıradaydı. Yani 20 yılda dünya gelişti, medya gelişti ama Türkiye’de medya özgürlüğü daha da düştü. 98. sıradan 149. sıraya geldi. Gazeteciler hapiste. 36 gazeteci şu anda gazetecilik ilgisinden cezaevinde. Geçen yıl gazetecilere 128 dava açıldı. Türkiye’de 273 gazeteci hakkında dava açıldı. Gazetecilere toplam 75 yıl hapis cezası verildi. 57 gazeteci fiziki saldırıya uğradı. 32 gazeteci sözlü olarak tehdit edildi. Baston olarak Basın İlan Kurumu kullanılmıştır. Cumhuriyet, Kozmik, Sözcü gazetelerine 25 gün reklam cezası verildi.
RTÜK BANT OLARAK KULLANILIYOR: RTÜK, ben eski bir RTÜK üyesiyim. Radyo ve Televizyon Üst Kurulu sopa gibi kullanılıyor ve televizyonlara haksız yere her türlü ceza veriliyor. Bunlar çok büyük meblağlar. Yani günde yaklaşık 3-4 kez bir program hakkında, bir yayın hakkında bir seferde 3-5 milyon verildiğinde 15-20 milyon TL’ye ulaşıyor. Ağır cezalar uygulanır. cezayı geçtim Şimdi öyle bir noktaya gelindi ki, RTÜK lisansı iptal etmek için girişimlerde bulunuyor. Maalesef 20 yıl önce Türkiye’de geldiğimiz nokta bu, Türkiye’de medya daha özgürken, tüm dünya gelişmişken, medya tüm dünyada daha liberalleşmeye başlamışken.
DARBE MAHKEME KARARLARIYLA DA NEDEN OLUR: Peki gerekli olan nedir? Ben eski bir gazeteciyim. Gazetecilik değil, hüsnükuruntu olmak isteniyor. Kimse ihbar etmesin. Bunu yapan kişinin bize yazmasını istiyorlar. Yani bir kalem kalem olsun istiyorlar ama bir de gerçek var. İletişim fakültesine girdiğinizde ilk ders nedir? En azından Gazi İletişim’de bizde böyle oldu. ‘Gazeteci bir muhaliftir. Toplumun gözü, kulağı ve sesidir. Gazeteci yazacak. Mevcut hükümet onun yazmasını istemiyor. nasıl yazmazsın Ekrem İmamoğlu hakkında dava açıldı. Bu alakasız bir iş. Bir bakana veya siyasetçiye ‘aptal’ dedi. Davayı açtılar. Duruşmada kime anlattı hakim önce ‘Evet, Süleyman Soylu’ya anlattı’ diyor. Sonra tercüme ediyorlar, ‘Seçim kurulu üyelerine anlattı’ diyorlar. Gazeteci bunu yazmayacak mı? 2 yıl 7 ay hapis cezasına çarptırılan seçilmiş bir belediye başkanı. Demokrasiye darbe vuruldu. Darbe sadece silahla olmaz, bu tür mahkeme kararlarıyla da olur. Bir darbe vuruldu. Bunu gazeteci yazmaz mı?
AK PARTİ VEKİLİ DÜN GECE 200 MİLYAR TL İLAVE BÜTÇE İSTEDİ: Dün gece Türkiye’de bir darbe oldu. Belki birçok arkadaşımız henüz bunun farkında değil. Dün gece 04.15’te Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki komisyona, sanayi komisyonuna teklif sunuldu. Zeytinliklerle ilgili bir kanun vardı, çok şükür geri çektirdik. O yasa için müzakereler sürerken, AK Parti’li bir milletvekili komisyona teklif sunuyor. Bir imza. Ne diyor biliyor musun? ‘200 milyar TL ek kredi istiyoruz. Ek bütçe istiyoruz’. Yani dün gece saat 04.00’te AK Parti milletvekili 200 milyar TL ek bütçe istedi. Ne zaman, bütçe görüşmeleri bitmeden, devam ederken. Yani bütçe görüşmeleri devam ediyor. Daha bir ay önce bütçe kurulundan para çekildi, istendi, genel kurulda devam ediyor, bugün bitecek, onaylanacak, 200 milyar TL ek bütçe istiyor. Gazeteci bunu yazmasın diyorlar. Yazmak yazmaktır. Tabii 3-5 gazete, 3-5 televizyon yazıyor, diğerleri yazmıyor.
SENDİKALARI KAPATMAK İSTİYORLAR: Dün akşam aynı komisyonda bir teklif daha yapıldı. Türkiye’de sendikacılığa darbe vuran bir önerge. Bir sınır konmuş yüzde 2 ne dediler bilmiyorum bunun altındaki sendikalar kapatılır. Kim verdi, AK Parti milletvekili verdi. Dün gece 04:15’te. Yangından mal kaçırıyorlar. Gece saat 04:00. Gündüz çuvala girdi mi? Herkes yorgun, heyet saat 11:00’de başladı. Neredeyse 24 saat çalıştılar. Sanki selden bir kütük kapar gibi hızlı bir şekilde önergeyi sundular. Sendikaları kapatmak istiyorlar. Neden, birliğin olduğu yerde demokrasi vardır. Demokrasi istemiyorlar. Kimsenin konuşmasını istemiyorlar. Sendikacıların gelip bir hamle yapmamasını, açıklama yapmamasını istiyorlar. Bunlar tartışılmayacaktır. Gazeteci yazar mı, yazar mı?
YAZILI GAZETECİ HAPİSHANE GİRİYOR: Yazan gazeteciye ne olur? ya tehdit ediliyor, fiziksel saldırıya uğruyor ya da hapsediliyor. Dün Türkiye bir kez daha ümidimizi kaybetmediğimiz bir şey gördü. Kimse umudunu kaybetmemeli. Güzel günlere az kaldı. 6 ay sonra Türkiye’de bir seçim yaşayacağız. Bu seçimlerde Türkiye’ye sadece ekonomik kriz ve diğer sorunların aşılmasını değil, medya özgürlüğünü de bir kez daha getireceğiz. Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun sopa gibi kullanılmasına engel olacağız. Basın İlan Kurumu’nun sopa gibi kullanılmasına engel olacağız. Taraftarların bazı devlet kurumlarından iş alıp sonra geri dönmelerini ve bazı operasyonlar yapmalarını engelleyeceğiz. Gazeteci gazetecilik yapacak; işadamı işini yapacak. Gazeteci iş adamına kafa tutuyorsa işte o zaman tuz kokar.
TASARIMA DÖNÜŞEN GAZETECİLİK: Dün KRT benimle Saraçhane’de bir röportaj yaptı. Sordular, “Altı’lı masanın adayı belli oldu mu, kim olacak” dediler. Bir soru geldi. Ben de bu cevabı verdim. Her yerde söylediğimiz gibi dün sabah Grup Başkanvekilimiz Engin Altay’ın da dediği gibi genel liderimiz ve herkesin dediği gibi ‘6’lı Tablo’nun adayını 6’lı Tablo belirler’ dedim ama bana sorarsanız Cumhuriyet Halk Partisi’ni masaya getireceğim. Aday benim genel liderim. Yani Kemal Kılıçdaroğlu benim cumhurbaşkanı adayım ama 13’üncü Cumhurbaşkanı olacak adayı 6’lı Tablo belirleyecek’ dedim. Vay canına, bir yanda Takvim gazetesi, bir yanda Sabah gazetesi, gazeteleri bilirsiniz. CHP Öztunç’tan veto. Kararı verdi. Miting öncesi darbe’. peki ya arkadaşım 6 Tabloya göre aday belirlenecek diyorum. 6’lı Tablo’nun bir üyesi olarak adayım başkanımdır. Çıkıyorsunuz, 6’lı Tablo belli oldu, adayın bu olacağı haberini yapıyorsunuz. Bu bile Türkiye’de gazeteciliğin yalvaran bir hale dönüştüğünü gösteriyor, ne yazık ki çok net.”
